
Her yıl milyonlarca kişinin ziyaret ettiği, dünyaca tanınan bu müzelerin personelinde azaltmaya gidilmeye çalışılması pek de anlaşılır bir karar değil. Ama buna karşın kaderine razı olmayan ve hakkını savunan müzeciler görmek çok güzel.
Türkiye' de Anadolu'daki çoğu müzede sadece bir müdür ve bekçi çalışıyor. Büyük şehirlerdeki müzelerde de personel sayıları her zaman yetersiz, maaşlar düşük, fiziksel koşullar kötü. Bürokratik işlere gömülmüş olan müze uzmanlarımız araştırmalarına yeterince zaman ayıramıyorlar. Demek ki bizde de bir sorun var ! hatta birden fazla sorun var. bu sorunlar herkesçe biliniyor ama bu durumu değiştirmek adına yapılanlar son derece yetersiz, ya da hiçbirşey yapılmıyor!
Bu durumun değişmesi için bizim de birşeyler yapmamızın zamanı geldi bence. İstanbul'un Kültür Başkenti olduğu, turizm potansiyelinin giderek arttığı ve kültür mirasının değeri konusunda bilinçlenmenin başladığı bu günlerde müzelerimizin ve tabiki müzecilerimizin kıymetinin anlaşılması, imkanlarının arttırılması, müzelerimizin fiziki imkanları iyileştirilirken müzecilerimizin de çağdaş eğitim imkanı ve tatmin edici maddi kaynaklara kavuşturulması yolunda adımlar atmalıyız. kendimizi fark edilir kılmalıyız.
Eğer Türkiye müzeleri marka olsun isteniyorsa bu müzelerde çalışan personel göz ardı edilemez Paris müzeleri var olan personellerinin azaltılmasına tepki gösteriyorlar. Peki ya biz hiç açılmayan o kadrolar için bir şey yapmayacak mıyız? Türkiye müzeleri ne zaman çağdaş müzecilik standartlarına erişebilecek?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder